HABER DETAYLARI
Görüntülenme Sayısı: 324

İŞYERİ TEMSİLCİLERİ EĞİTİM VE İSTİŞARE TOPLANTILARI SON GRUBUN KATILIMIYLA TAMAMLANDI

Sendikamızın gerçekleştirdiği eğitim ve istişare toplantılarının devamı 30 Ekim-3 Kasım 2024 tarihinde Adalet Bakanlığı, Yargıtay, Danıştay, Sayıştay ve HSK gibi yargı kurumlarımız ile Vakıf Pazarlama, İşkur, Gelir İdaresi Başkanlığı, KOSGEB, TÜİK işyeri temsilcilerimizin katılımıyla gerçekleşti.

 

TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve Sendikamız Genel Başkanı Eyüp Alemdar’ın açılış konuşmasıyla başlayan eğitim programımıza Sendikamız Genel Mali Sekreteri Osman Aksoy, Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Murat Türkekul ve Şube Başkanlarımız katıldı.

 

Toplantının açılışında konuşan Genel Başkanımız Eyüp Alemdar, önümüzdeki günlerde çalışma hayatı için zorlu bir sürecin yaşanacağına dikkat çekerek yeni kazanımlar için verilecek mücadelenin öncesinde işyeri temsilcilerimizle bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

 

“130 BİNİN ÜZERİNDE EMEKÇİNİN KATILDIĞI ANKARA MİTİNGİ MÜCADELEMİZE GÜÇ KATTI”

 

Konuşmasında, ülkemizin içinde bulunduğu olumsuz ekonomik koşullardan, enflasyondan, vergi adaletsizliğinden, hayat pahalılığından, ücretlerimizdeki erimeden, alım gücümüzün düşmesinden, kamuda ki ücret dengesizliğinden,  taleplerimizden , işsizlikten ve yoksulluktan söz eden Alemdar şu sözlerle konuşmasına devam etti;

 

“Yaşanan bütün bu sorunlara tepkimizi göstermek, ülkemizi yönetenlere bir mesaj vermek için, TÜRK-İŞ Yönetimin Kurulunun aldığı karar ile, bir süredir bir dizi eylem gerçekleştiriyoruz. İlk olarak 81 ilimizde TÜRK-İŞ olarak basın açıklamaları yaptık. Sonrasında 7 bölgede, tüm şube başkanlarımız ve il temsilcilerimiz ile basın açıklamaları yaptık. Ardından önce Çerkezköy’de sonra da Zonguldak’ta mitingler gerçekleştirdik. 24 Eylül günü, tüm işyerlerinde bir saatlik iş durdurma ve oturma eylemi ile devam ettik. 2 Ekim günü Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde kitlesel bir basın açıklaması yaptık. 20 Ekim’de Ankara’da büyük bir miting gerçekleştirdik. 130 bini aşkın işçi, emekçi, memur, emekli, işsiz,

kısacası bu ekonomik krizin darbesini yiyen, geçinemeyen tüm kesimler oradaydı. Konfederasyonumuzun öncülüğünde, Ankara’da Anadolu Meydanında, bir kez daha güçlü bir biçimde haykırdık.”

 

 

 

“MÜCADELEMİZ SONUCU EN SON KADROYA GEÇEN MEB BÜNYESİNDE ÇALIŞAN ÜYELERİMİZ İÇİN ÇALIŞMAYA DEVAM EDİYORUZ”

 

Alemdar, MEB’de çalışan üyelerimiz başta olmak üzere yasalaşmasında büyük çaba harcadığımız kararname ile kadroya alınan çalışanların zorunlu emeklilik ve çalışma sürelerinin 11 ay 29 güne çıkarılması ile ilgili elde edilen kazanımı hatırlatarak şunları söyledi;

 

“696 KHK ile kadroya geçen arkadaşlarımızın sorunlarını çözmek için çok büyük mücadeleler verdik. Bu sorunların başında zorunlu emeklilik, nakil hakkı olmaması, geçici işçilerin çalışma süreleri ve yanlış belirlenen meslek kodlarının yarattığı sorunlar vardı.

 

Bu sorunlar üyelerimizin çalışma şartlarını daha da zorlaştırıyordu. Konfederasyonumuz TÜRK-İŞ öncülüğünde Sendikamız Koop-İş’in yoğun girişimlerinin neticesinde 696 sayılı KHK ile MEB bünyesinde geçici işçi statüsünde çalışan üyelerimizin çalışma sürelerini 11 ay 29 güne kadar uzatan kanun maddeleri 31 Mart 2023 tarihinde Meclis Genel Kurulunda kabul edildi. 375 sayılı KHK’nın geçici 23’üncü ve geçici 24’üncü maddelerinde yer alan “Bunların istihdam süreleri hiçbir şekilde sosyal güvenlik kurumlarından emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazandıkları tarihi geçemez.” cümlesi yürürlükten kaldırılması ile Resen emeklilik sorununu çözüme kavuşturduk. Nakiller Meslek kodları, güvenlik güçlerinin kimlik kartlarının yenilenmesi ile ilgili sorunların ve diğer tüm sorunların çözümü için mücadelemiz devam ediyor. Bu sıkıntıları da hep birlikte çözeceğiz.”

 

Alemdar, özel güvenlik görevlisi üyelerimizin öncelikle iş güvencesi sorunu olmak üzere çözüm bekleyen talepleri ile ilgili hazırlık yapıldığını belirttiği konuşmasında, toplu iş sözleşmelerinin yürürlülük tarihlerinin farklı olmasından kaynaklanan sıkıntının da çözüme kavuşturulmasi için çalışacağımızı vurguladı.

 

 

 

“ÇALIŞANLARA VERİLECEK HER ARTIŞ, GERÇEK ENFLASYON VE REFAH PAYI ÜZERİNDEN YAPILMALIDIR”

 

 

Genel Başkanımız Alemdar, gelir dağılımındaki eşitsizliğe dikkat çekerek işçinin alım gücünün hızla düştüşünü hatırlatarak şunları söyledi;

 

“Ülkemizde gelir adaleti hızla bozulmaktadır. Türkiye, gelir dağılımı eşitsizliğinde  Avrupa’da birinci, dünyada 28. sıradadır.  Gerçek enflasyon oranları açıklanmazsa bu eşitsizlik daha da artacaktır.  Bugün halkımızın ekonomik durumu ortadayken, TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarını kabul etmemiz mümkün değildir. Yaşanan enflasyon ile açıklanan enflasyon arasında adeta uçurum vardır. Gerçek olmayan enflasyon oranlarıyla işçilere, emeklilere yapılan düşük zamlar, her geçen gün yoksulu daha da yoksul,  zengini daha çok zengin yapmaktadır. İşçinin alım gücü hızla düşmektedir. Bugün işçiler enflasyonun nedeni değil, mağdurudur. Enflasyonun bir an önce gerçek seviyesinde açıklanması  başta asgari ücret olmak üzere, çalışanlara verilecek her artış, gerçek enflasyon ve refah payı üzerinden yapılmalıdır.”

 

 

“AZ KAZANANDAN AZ, ÇOK KAZANANDAN ÇOK VERGİ ALINMASI İÇİN ADİL VERGİ SİSTEMİ İSTİYORUZ”

 

Değişen emekli aylığı hesaplama sistemi nedeniyle maaşlarda yaşanacak düşüşün önüne geçmek amacıyla yoğun bir çalışma içerisinde bulunduklarını açıklayan Alemdar, vergide adaletin sağlanmasını talebini bir kez daha dile getirdi ve şunları söyledi:

 

“Ülkemizde gelir adaletini sağlamak için vergi sistemindeki adaletin mutlaka sağlanması gerekmektedir. Bu ülkenin sağladığı kaynakları kullanarak servet elde edenler, topluma karşı sorumluluklarını yerine getirmeli ve kazançları oranında vergi ödemelidir. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. Bizler, kuyumcudan, doktordan, müteahhitten daha fazla vergi ödüyoruz. Bu ülkede vergisini namusuyla ödeyenler bizleriz. Ücretliler için düzenlenen gelir vergisi tarifesinin ilk dilimi 2024 yılı için 110 bin TL olarak belirlenmiştir. Geçmiş yıllarda yılın son aylarına kadar ikinci vergi dilimine girmeyen birçok işçi, günümüzde Mart ayında ikinci vergi dilimine girmektedir. Çalışanlar yılda bir buçuk aylık ücretini vergi olarak ödemekte, 12 ay çalışıp 10,5 aylık ücret almaktadır.

 

Buradan bir kez daha çağrı yapıyoruz. Gelir vergisi tarifesinin ilk basamağı, geçmiş yıllarda olduğu gibi, brüt asgari ücretin 14 katından az olmamalıdır. İşçi ücretlerinin üzerindeki vergi yükü azaltılmalıdır. İşçiler hem kaynaktan kesilen doğrudan vergi hem de harcamalar yoluyla dolaylı vergi ödemektedir. İşçiler üzerindeki doğrudan ve dolaylı vergiler azaltılmalıdır. Gelir vergisi oranı bütün işçiler için yüzde 15’de sabitlenmelidir. İşçilerin sosyal haklarından vergi kesilmemelidir. Biz, Ocak ayında aldığımız ücreti Aralık ayında da almak istiyoruz. Biz adil bir vergi düzeni istiyoruz.”

 

“EN BÜYÜK GÖREVİMİZ BİZE ALINTERİNİ TESLİM EDEN ÜYELERİMİZİN HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİNİ KORUMAKTIR”

 

Konuşmasında ailesinin, çoluk çocuğunun rızkını ve geleceğini kendilerine teslim eden tüm üyelerimize güvenleri için teşekkür eden Alemdar, birlik ve beraberliğin öneminden söz ederek şunları söyledi:

 

“Bize inanan, güvenen, ailesinin, çoluk çocuğunun rızkını, geleceğini bizlere emanet eden siz değerli üyelerimizle bu günlerde geldik. Birlikte büyüdük, birlikte güçlendik. Bu nedenle, sizlerle gurur duyuyorum. Bu kutsal mücadeleyi sizlerle birlikte yapmaktan, sizlerle başarmaktan gurur duyuyorum, mutluluk duyuyorum. İyi varsınız... İyi ki sizlerleyiz... Bu sendika hepimiz için, sırtımızı dayadığımız, içinde huzur bulduğumuz yuvamızdır.

 

Bize düşen, birliğimizi, beraberliğimizi korumaktır. Bir yandan da, işimizi hakkıyla yapmak, bize umut bağlamış, kendisinin alınterini bize emanet etmiş onbinlerce üyemizin hak ve özgürlüklerini korumaktır. Sendikam ve temsil ettiğimiz kitle için bu umutlarımızın yeşerdiği, başarılı çalışmalara imza atmak bizleri mutlu ediyor.”

 

Genel Başkanımızın konuşmasının ardından programa İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim üyesi Prof Dr. Ufuk Aydın’ın iş hukuku ile ilgili sunumuyla devam edildi. Eğitim programımızın ikinci gününde İstanbul üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Sayım Yorgun toplu iş hukuku ve sendikal bilinç konularında sunumunu gerçekleştirdi.

 

Programda işyeri temsilcilerimizin katılımıyla yeni dönem toplu iş sözleşmesilerine hazırlık amacıyla taslak toplantıları yapıldı.

 

İşyeri sendika temsilci ve baştemsilci eğitim programımızın sendikamıza, çalışma hayatına ve tüm üyelerimize hayırlı olmasını dileriz.

 

EĞİTİM TOPLANTISI FOTOĞRAFLARINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYINIZ

 

Eposta Listesi Öneri Formu Anket Eski Site Linki